Teknoloji denince akılda ilk uyanan internet, bilgisayar ve mobil cihazlar olduğunu biliyoruz. Bu cihazların ve internet ortamını bilişimin siyah tonu ile bağdaştırırsak karşımıza bu yollar ile işlenen suçlar ve bilişimi kötüye kullanmak gibi tabirler çıkacaktır. Siyah tonu bilişim anlamında kötüyü veya suçu teşkil eder. Evet, bilişimin bu tonundan kasıtta bu olsa gerek bildiğimiz gibi dünyanın her yerinde suçlar işleniyor ve bu suçlar belirli kanunlar ile cezalandırılıyor. Dolandırıcılık, hırsızlık, hakaret, kişisel bilgilerin ele geçirilmesi ve bunun gibi sayabileceğimiz birçok örnek, bilişim ile yoğun olarak işlenen suçlar arasında en üst sıralarda yer alıyor.
Ülkemizde gün geçtikçe bu suç oranları artıyor. Artık gündemde siber savaşlar ve kredi kartı dolandırıcılıkları gibi bilişim sistemleri ile işlenen pek çok suç ortaya çıkmaktadır. Hatta sigorta şirketleri bile siber güvenlik sigortaları ile hizmet vermektedir. Buradan anlaşılacağı üzere ülkemizde bu yönde bir farkındalık oluştu ve bu yönde önlemler almanın yolları aranmaya başlandı. Adli bilişimin bu yönde farkındalığı arttı ve ülkemizde bu yönde adımlar atıldı. Atılan bu adımların en büyüklerinden biri ise Elazığ Fırat Üniversitesinde Adli Bilişim Mühendisliği bölümünün açılması oldu. Ülkemizdeki bilişim suçları ve internet ortamlarının kötüye kullanılmasını engellemek için teknik ve teorik bakımdan insan gücünün arttırılması bu yönde atılabilecek en iyi adımlardan bir tanesidir. Bilişim sistemleri kötü kişiler tarafından kullanılması oldukça tehlikeli ve zarar verici durumlar yaratabilmektedir. Bu duruma gündemden örnek verecek olursak dünya üzerinde çoğu ülkede her yıl düzenlenen BlackFriday (kara cuma), CyberMonday(siber pazartesi) ve ülkemizde ise birkaç yıldır düzenlenen efsane cuma gibi alışveriş günlerinde phishing (oltalama) yöntemi ile marka taklitleri yaparak eposta, kısa mesaj, forumlar, bloglar ve sosyal medya aracılığıyla kampanya ve indirim mesajları adı altında kişisel verileri veya kredi kartı bilgilerimizi ele geçirmeye yönelik bir takım olaylarla karşılaştık. Elde edilen verilere göre 2016 yılında çevrimiçi ödeme sistemlerini, bankaları ve perakendecileri kötüye kullanan kimlik avı bir önceki yıla göre artış gösterdi. Finansal dolandırıcılık, phishing saldırıları 2015’te yüzde 34.33 iken 2016’da yüzde 49.77 olarak belirlendi. Mobil tüketiciler, finansal kimlik avı uygulamalarında artışa neden olan önemli bir etken olabilir. Çevrimiçi bankacılık, ödeme ve alışveriş için akıllı telefonların kullanımı ikiye katlandı. Dünyada yılın son 4. çeyreğinde bu saldılar artıyor. BlackFriday, CyberMonday ve yılbaşının yaklaşması üzerine artan alışveriş günleri phishing saldırılarının önünü açıyor.
Grafikten de görüldüğü gibi alışveriş günlerinde phishing saldırıları bir önceki yıla göre büyük oranla artmış durumda 2017 içinde aynı şeyleri söylemek doğru olacaktır. Her geçen yıl artış gösteren bu gibi saldırıların başarılı olmasının sebepleri arasında kötü niyetli kişilerin bu gibi suçlar işenebileceğinin ve suç olgusunun sadece gerçek dünyada var olmadığı sanal dünyada da böyle bir imkanın olduğunun bilinmemesinden kaynaklanmaktadır.
İnsanların bu yönde bilinçlendirilmesi gerekir. Bilişimin bu yönü her zaman göz önünde bulundurmalı internet ortamında gezinirken dikkatli davranmamız gerektiğini aklımızdan çıkarmamalıyız. Unutmamalıyız ki bu gibi durumların ortaya çıkmasının en büyük sebeplerinden biri kişilerin kendi hatalarından kaynaklanmaktadır. Güvenilir olmayan sitelerden kaçınmalı, gelen maillerin birer taklit olabileceğini aklımızın bir kenarında bulundurarak hareket etmeliyiz. Kişinin kendisine, böyle bir e-posta bekliyor muydum? Bankamın resmi sitesi mi? Ne kadar güvenilir bir sitedeyim? Gibi soruları sorması gerekiyor. Bu yüzden öncelikle kendimiz güvenlik önlemlerini almamız gerekir ardından anti virüs yazılımları veya bilişim sistemleri güvenliğini sağlanması için gerekli yazılımları bulundurmamız gerekir. Teknolojinin nimetlerinden faydalanmak isterken bu gibi durumlarla karşılaşmamak için gereken bütün önlemleri almaktan kaçınmamamız gerekir. Unutmayalım ki bu sistemler amacı kötü olan kişiler tarafından da kullanılmakta ve her an onların kötü amaçlarına maruz kalabilir hedef haline gelebiliriz.
Kaynak